27 Mart 2010 Cumartesi

Soyun, geliyorum aşkım


Sevmeye başlarken önce soyunacaksınız. Ruhunuzdaki tüm fazlalıklardan kurtulacaksınız. Egoya, aldatılmışlıklara, daha önce yaşanmışlara ait her ne varsa çıkarıp atacaksınız. Üzerinizde hiçbir şey olmayacak. Ruhunuz çırılçıplak kalacak. Sonra da rahatça uzanıp bekleyeceksiniz.
Ve sevgilinin ruhu da çıplak olacak. Önceden size “soyun geliyorum aşkım” demiş olacak.
Ruhu ruhunuza dokunacak. Herşey açık, herşey saf, herşey sevgi olacak.
“Benim bu, herşeyimle açık, herşeyimle teslimim sana” diyeceksiniz. Ve teslim olacaksınız.
Aklınızda başka kaygılar, göze girme endişesi olmayacak. Miş gibi yapmayacaksınız mesela. Ruhunuza birkaç numara büyük duygular sunmayacaksınız. Elde etmek uğruna sahte şapkalar takmayacaksınız. Küçük hesaplarınız olmayacak büyük aşkınızın üzerine gölgeler düşüren. Ama küçük sürprizleriniz olacak sevgilinizin yüzünü ve ruhunu aydınlatan. Onu düşündüğünüzü, önemsediğinizi belli edeceksiniz. “Üşürsün aşkım, sırtına hırka al” diyeceksiniz. O hırkayı omuzuna bırakırken omuzunun üstünü kavrayan parmaklarınız ona güven verecek, sevildiğini hissedecek.
Üzerinizde sırıtmayacak sevginiz, ruhunuza tam gelecek. Gerçek olacak.
Ve bir olacaksınız…
Ruhlarınız “bir” olduğunda yazılmış tüm romanların aşıklarından daha aşık olacaksınız.
Sonsuza dek birlikte yaşayacaksınız.